Thetahealing tekniği hakkında kafalar karışık.. İnternette arama yaptığınızda pek çok gerçek dışı ve deneyime dayanmayan bilgi ile karşılaşmanız mümkün. Dolayısıyla eğitmen olduktan sonra bana sıkça sorulan bazı sorulara kendi bakış açım ve deneyimimden yola çıkarak cevap vermeye çalışacağım.
Neden Thetahealing?
Bu dünyaya doğan bir bebek, “Tabula Rasa” gibi tamamen bomboş bir zihinle mi dünyaya geliyor, yoksa zihinsel planda aktarılan bir şeyler var mı” sorusu, belki de tarihte en çok tartışılan konulardan birisidir. Şimdi artık biliyoruz ki, bomboş bir zihinle dünyaya gelmiyoruz. Bilinçaltımızda; kendi deneyimlediğimiz, geçmişten getirdiğimiz, anne babamızdan aktarılan ve hatta içinde yaşadığımız toplumun ve en nihayetinde dünyanın kollektif bilincinden yansıyan bilgiler var. Bu aynı zamanda şu demek: “Dünyada, geçmişimizden getirdiğimiz kalıplar, hayatın içinde bize öğretilen inançlar (dini inanç değildir kastedilen, bilinçaltının doğru olarak kabul ettiği her şey inançtır) ve kendi deneyimimize dayanmayan pek çok bilginin gölgesinde yaşıyoruz.” Dolayısıyla hayatımızın özeti, sahip olduğumuz inançlar oluyor.
Bir örnekle açıklayayım; “İnsanlar güvenilmezdir” diye bir inanca sahip olun (ki bu cümleleri test etmek için ‘kas testi’ diye bir yöntem kullanıyoruz). Bunu kendiniz tecrübe etmiş ve deneyim sonucu öğrenmiş olabilirsiniz. Anne babanız tarafından sürekli bu söyleme maruz kaldığınız ve ‘sakın kimseye güvenme’ cümleleriyle büyümüş olduğunuz için, bu inancı doğru kabul etmiş olabilirsiniz. Ya da geçmişte sizin neslinizde insanlardan zarar gören çok fazla atanız vardır ve bu inanç nesiller arası bir aktarım olarak size kadar gelmiş olabilir. Bu söz konusu inanca karşı geliştirdiğiniz davranış kalıbı insanlara güvenmemek, iletişim kurmamak, yardım almamak olabilir ve bunu hayatınızın her alanında devam ettirebilirsiniz. Güçlü olmaya çalışır, kimseye eyvallah etmezsiniz. Her zaman diken üstünde yaşar, sosyalleşmez ve yakın ilişkiler kurmaktan her zaman korkarsınız.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta şudur; bu inancı nasıl edindiğinizden bağımsız olarak tüm hayatınızı bu inanca tutunarak geçirmek istemiyorsanız ne yapmanız gerekir?
Önce bunun kime ait olduğunu bulmanız, aktarım mı deneyim mi olduğunu fark etmeniz, sonra da almanız ve öğrenmeniz gereken şey neyse onu alıp; bu deneyimi de bu hayat yolundaki bir durak olarak görüp geride bırakmanız gerekir. Zira “İnsanlar güvenilmezdir” inancı, genellenmiş bir prototip sunar. Bu da bilinçaltına dair bir niteliktir. Kırmızı giyen birinden zarar görmüş iseniz her kırmızı gördüğünüzde o andaki duygularınız farkına varmadan canlanabilir. Hatta bu sebeple kırmızı rengi hayatınızdan çıkarmış bile olabilirsiniz. Buradan bakınca saçma görünüyor olabilir. Fakat bilinçaltı bu kadar basit çalışan bir sistemdir. Dolayısıyla siz bu inanca tutunmaya devam ettiğiniz sürece hayat boyu, güvenilir olan, sizi sevecek, size sevgiyle kucak açacak insanları hayatınıza çekmeniz zorlaşacaktır.
Peki. Asıl konumuza gelirsek, ThetaHealing ile bunların bağlantısı nedir?
ThetaHealing farklı şekilde öğrenilmiş işte bu tür bilinçaltı inançların tespit edilmesi ve anında dönüştürülmesine yarayan çok işlevsel bir bilinçaltı dönüşüm tekniğidir. Bu teknik kişiye öncelikle kendisiyle derin bir yüzleşme sunar. Aslında kendine ait olmayan ne çok duyguyu yüklendiğini, öğrenilmiş çaresizlik misali hayatında neleri nasıl tekrar ettiğini gösterir. Kendi inançları ile anne babasından aldığı/öğrendiği ya da kollektiften aktarılan inançların arasındaki ayrımı fark ettirir. Gereksiz yere taşıdığı yükleri bırakmasının ve “eğer cesareti varsa” kendisi olmasının yolunu açar. Çıkmaza düştüğünü hissettiği sorunlarında çıkış kapısını gösteren bir araç gibi çalışır. Ayrıca bu tekniği öğrenmek ve uygulamak için herhangi bir ön şart bulunmamaktadır. Dolayısıyla kişinin kendisini tanıması ve hayatını iyileştirmesinde çok önemli bir fırsat sunar.
Devamını buradan okuyabilirsiniz.
Sevgiler,
Büşra Betül.